Kaygı; hoş olmayan duygusal bir deneyimdir. Kaygı duyduğumuzda, sıkıntı, panik, korku ve dehşet duyguları yaşarız. Yapılan araştırmalara göre insanların kaygının bilincinde olduğunu ve onu yok etmek için bilinçli çaba harcadıklarını belirtmektedir. Günümüzde etrafımıza baktığımızda karşımıza sıklıkla tatil reklamları, masaj salonları, rahatlatıcı ilaçlar, meditasyon, gösteriyor ki günümüz insanlarında kaygı çok fazla.

Örneğin; dişçide sıra beklerken, yada bir iş görüşmesine hazırlanırken kendimizi kaygılı hissederiz. Bu gibi durumlarda yaşayacağımız kaygıyı- korkuyu yaşamın doğal bir parçası kabul edemezsek, kaygımızı gidermek için bilinçli bazı çabalarda bulunuruz. Bir korku-tehdit karşısında yaşadığımız kaygıyı yok etmek için harcanan çabalar başa çıkma stratejileri olarak adlandırılmaktadır.

Yapılan bir araştırmada, insanlara iş yeri güvenliği hakkında dehşet verici bir film izletmişlerdir. Filmde bazı iş yeri kazaları gösterilmiştir. Bunlardan biride, bir işçi testere ile tahtayı keserken yanlışlıkla karnını keser. Bu durum karşısında filmi izleyenlerin tepkisi; izlediklerinin sadece bir filmden ibaret olduğu, gerçek bir kaza olmadığını kendilerine hatırlatmak olmuştur. Filmi izleyenler kendilerinde oluşan rahatsızlığı yani kaygıyı gidermek için bu yolu seçmişlerdir.

Aslında çoğu zaman tehdit edici, kaygı verici durumlarla karşılaştığımızda bizde bir çok yol denemişizdir. Bir sorun yaşadığımızda kendimizi alış verişe veririz, kitap okuruz, arkadaşlarımızla dertleşiriz, spor yaparız, bazen konu ile ilgili ayrıntılı bilgiler toplamaya çalışırız, insanlardan uzak dururuz, bazende bir umut ışığı arar dua ederiz. Kadınların daha çok baş etme stratejisi kullandığı belirtilmektedir. Fakat her insan aynı stratejiyi kullanmayabilir. Sorunlar karşısında bize en uygun olan, işe yarayan stratejileri, iş ve uğraşları seçeriz.

Bazı insanlar sorunu görmezden gelerek tepki gösterir. O durumu düşünmemeye çalışarak bastırarak, uzaklaşmaya çalışarak baş etmeye çalışırlar. Bir olay karşısında kaygılandığımız zaman, bize “sürekli bu olayı düşünerek bir yere varamazsın, rahatlamak için biraz başka şeyler düşün.” diyen insanlar aslında bize “bastırma” stratejisini kullanmamızı önermiş olurlar.
Bazı insanlar ise; sorun hakkında mümkün olduğunca bilgi edinip en etkili hamleyi yapabilecekleri konuma geçmek isterler. Yani bu durumda”duyarlılaşma stratejisini kullanmaktadırlar. Örnek verecek olursak; iş görüşmesine giderken ayrıntılı şekilde bilgi edinmiş hazırlanmışsak bu stratejiyi kullanmış oluruz.

Peki bu stratejiler ne kadar etkilidir?

Bastırma stratejileri, kısa vadede yararlı olmaktadır. Örneğin; final sınavı haftasında, sınavlara odaklanmak için ilişkinizdeki sorunları kısa bir süreliğine göz ardı etmek bizim için faydalı olacaktır. Fakat bastırma stratejisinin yaptığı şey, sorunu ertelemektir. Bu nedenle, önemli nokta, “Problemi çözmek için yapılacak bir şey var mı, yoksa sadece durumu kabullenmek mi gerekir? sorusuna vereceğimiz cevap bize yol gösterici olacaktır.