Uzun süredir bir iş bulamayışınızın nedeninin siz olabileceğini aklınıza geldi mi? Sorunun sizden kaynaklanıyor olabileceğini diyorum, hiç mi düşünmediniz? Katıldığınız onca iş görüşmesinden hep ret cevabı almanızın tek nedeni, peşinizi bırakmayan şanssızlığınız olamaz herhalde değil mi? Ya da merdivenin altından geçmiş olmanız? Belki de kırdığınız aynanın 7 yıllık lanet süresinin henüz sona ermemiş olmasıdır, hep reddedilmenizin nedeni. Şaka bir yana da katıldığınız iş görüşmelerini neden başarılı bir şekilde yürütemediğinizi sahiden biliyor musunuz? Yanlışın sizden kaynaklanıyor olabileceğinin farkında mısınız? İş ilanları sitelerinin müdavimi olmanıza rağmen halen bir iş bulamamanızın nedeninin görüşmeler sırasında takındığınız tavırlar yüzünden olabileceğini diyorum, bunun ne kadar ayrımındasınız? Evet, diyorum ki başarılı bir iş görüşmesi yapmak için dikkat edilmesi gerekenleri biliyor musunuz?

İşte başarılı bir iş görüşmesi için dikkat etmeniz gereken önemli noktalar:

Güne Güzel Başlayın!

İş görüşmesine gideceğiniz gün yapmanız gereken ilk şey güne güzel başlamak. Bunun için de öncelikle uyku alışkanlıklarınızı gözden geçirmeniz gerekiyor. Neden mi? Çünkü o süre içerisinde işsizseniz ya da yeni mezunsanız büyük ihtimalle öğlene, hatta belki de akşama kadar yatakta miskinlik yapmaya alışmışsınızdır. İşte ilk olarak bu alışkanlıktan vazgeçmelisiniz. Zira sadece iş görüşmesine giderken erken kalkmanız yeterli olmayacaktır. Bedeninizin erken kalkmaya alışması için iş görüşmesinden bir hafta önce aynı saatte kalkmaya başlamalısınız. Bu aşamayı başarıyla tamamladıktan sonra ise yapmanız gereken şey o güne odaklanmak.

Yani erken kalkma alışkanlığı kazandığınızı düşünerek, büyük günde yapmanız gerekenlere geçiyorum. İş görüşmesine gideceğiniz gün yine erken bir saatte uyanmalı, günü selamlayarak güzel bir kahvaltıyla hazırlıklarınıza devam etmelisiniz. Kahvaltıdan önce ya da daha sonra küçük bir yürüyüş ya da basit egzersizlerle enerjinizi yükseltmelisiniz. İş görüşmesi saati gelene kadar rahatlatıcı aktivitelerle endişelerinizden kurtulmalı ve daha önceden hazırlamış olduğunuz kıyafetleri giyerek yola çıkmalısınız. Yola çıkmak demişken de, trafiğe takılma, lastiğinizin patlaması ve başka ihtimalleri de hesaba katarak evden uygun bir saatte çıkmalısınız.

Pozitif Düşünün!

Hem o gün içinde hem de daha öncesinde dikkat etmeniz gereken bir diğer şey de bu. Yazının başında da dediğim gibi olumsuz düşüncelerle kötüyü çağırmak gibi bir hata yapmamalısınız. “Ya konuşamazsam, ya dilim sürçerse, ya ellerim titrerse…” gibi düşünceleri aklınızdan atmalı, bunlar yerine çok daha iyilerini düşünmeye çalışmalısınız. “Kendime güveniyorum, hazırlıklarımdan eminim, bu işi almamam için önümde hiçbir engel yok” gibi sözlerle kendinize olumlu düşünceler aşılamalısınız.

Hatta isterseniz o gün size iyi gelen ve enerjisine güvendiğinizden arkadaşlarınızdan destek isteyebilirsiniz. Mesela; iş görüşmesi günü kahvaltınızı arkadaşınızla birlikte yapabilir, onun da desteğiyle kendinizi çok daha iyi hissedebilirsiniz. Sonuçta; olumlu düşünüp düşünmediğiniz işi alıp alamayacağınız üzerinde büyük oranda etkili olacaktır. Bu nedenle; kötü ihtimalleri düşünmemeli, adımlarınızı sağlam bir şekilde atarak mülakatı yapacak kişiye de işi almaya hazır olduğunuzu göstermelisiniz.

Strese Yenik Düşmeyin!

Tamam, çok stresli olabilirsiniz. Uzun süredir girmek istediğiniz iş için görüşmeye davet edilmiş olabilirsiniz. Ya da aylardır işsiz olduğunuz için bir an önce işe girmek zorunda hissediyor da olabilirsiniz. Ama tüm bunlar sizin strese yenik düşmenizi gerektirmiyor, öyle değil mi? Hem ne kadar çok stres yaparsanız, işi alma ihtimalinizi de o kadar düşürmüş olursunuz. Ki eminim bunun olmasını istemiyorsunuz! O zaman iş görüşmesi stresine yenik düşmemek için kendinizi rahatlatmayı bilmelisiniz. Bunun için bir sürü farklı yol kullanabilirsiniz.

Mesela; meditasyon yapmayı deneyebilirsiniz. Görüşmeden daha önce yürüyebilir, dans edebilir, müzik dinleyebilir, stresi azaltmada etkili olan yiyecek ve içecekleri tercih edebilirsiniz. Nefes egzersizleri yapabilir, başka şeylere odaklanmayı deneyebilir, kendinizi sakinleştirmek için farklı farklı yöntemler kullanabilirsiniz. Örneğin; buradan esiri olduğunuz endişelerden kurtulmanın sıra dışı yolları hakkında detaylı bilgi alabilirsiniz. Yapmanız gereken tek şey kendinize uygun olan yöntemi belirlemek.

Kılık Kıyafetinize Dikkat Edin!

Evet, başarılı bir iş görüşmesi yapmak için dikkat etmeniz gereken konular arasında hiç şüphesiz kılık kıyafet mevzusu da yer alıyor. Sonuçta; sizi işe alacak insanların karşısına çıkacaksınız, değil mi? Nasıl göründüğünüz sizi ilk kez görecek kişinin ya da kişilerin üzerinde büyük bir etki yaratacaktır. Ayrıca ilk izlenimde de en önemli şeylerden birinin de kılık kıyafet olduğunu bilmelisiniz. Nitekim ilk izlenim o kişinin görüşmenin sonraki aşamalarında size karşı ne kadar olumlu yaklaştığı üzerinde de etkili. Tüm bu nedenlerden dolayı, kıyafetlerinizden saçınıza aksesuarlarınızdan makyajınıza varana kadar her bir ayrıntıyı düşünmelisiniz.

Öncelikli olarak; iş görüşmesine giderken giyilmemesi gereken renkler hakkında bilgi sahibi olmalı, mülakatı yapacak kişinin karşısına kırmızı bir elbiseyle çıkmamalısınız. Yani ne çok abartılı ne de matemdeymiş gibi çok sade olmalı, kaliteli, şık ve temiz iş kıyafetleriyle karşınızdaki kişi üzerinde olumlu bir etki yaratmalısınız. Aksesuar seçiminde de aynı şekilde abartıya kaçmamak gerektiğini bilmelisiniz. Mesela; erkekler için şık bir kol saati, kadınlar içinse zarif birkaç takı kıyafeti tamamlamak için yeterli olacaktır. Tüm bu koşullara dikkat ederek, işe giderken giyeceğiniz kıyafetleri önceden prova etmelisiniz. Böylelikle o büyük gün içerisinde bir de “ne giyeceğim” tasası yaşamamış olursunuz.

Hazırlıklarınızdan Emin Olun!

Yapmanız gereken bir diğer şey de hazırlıklarınızdan emin olmak. İş görüşmesinde yanınızda götürmeniz gereken evraklar tam mı, karşılaşabileceğiniz zorluklar karşısında nasıl davranmanız gerektiğini biliyor musunuz? Şirket hakkında bilmeniz gereken her şeyi öğrendiniz mi? Size yönetilen sorulara nasıl yanıtlar vereceğinizi biliyor musunuz? Aynanın karşısına geçip, prova yaptınız mı? Evet, tüm bu sorularla hazırlıklarınızı tamamlamanız gerektiğinden bahsediyorum. Yani iş görüşmesine gideceğiniz günün sabahında bütün her şeyi gözden geçirmeli, şirket hakkında yaptığınız araştırmaları ve söyleyeceklerinizi tekrar etmeli, her şeyinizle görüşemeye hazırlandığınızdan emin olmalısınız. Hem bu şekilde kendinize daha çok güvenerek yola çıkmış olacak, mülakata ayaklarınız yere daha sağlam basarak katılabileceksiniz. Nitekim bu da başarılı olma ihtimalinizi büyük oranda arttıracak bir faktör olacak.

Maaş Konusunda Hata Yapmayın!

İş görüşmesinde başarı için maaş konusuna da gereken özeni göstermelisiniz. Görüşme iyi seyredip konu maaşa geldiğinde nasıl davranacağınızı bilmeli, acemice davranmaktan kaçınmalısınız. Yani maaş hususunda profesyonelce davranmalısınız. Size aklınızdaki rakam sorulduğunda kendinize güvenerek talep ettiğiniz ücreti söyleyebilmelisiniz. Asla ama asla ücret konusunda çekingen davranmamalı, soruya soruyla cevap vermemelisiniz. Diğer bir deyişle size ücret beklentiniz sorulduğunda, karşı tarafa “sizin düşündüğünüz bir rakam var mı” gibi yersiz sorular yöneltmemelisiniz.

Sonuçta; görüşme yapılan kişi sizsiniz, öyle değil mi? Hem zaten maaş meselesini de çok daha önceden belirlemiş olmanız gerekmektedir. Bunun için de detaylı bir piyasa araştırması yaparak, talep edeceğiniz ücrete karar vermeli, karşı tarafa ne çok düşük ne de çok yüksek rakamlar vermemelisiniz. Çünkü her iki şekilde de karşıdan olumsuz tepki alırsınız. Eğer yapacağınız işin tanımına göre daha düşük bir ücret talep ederseniz yeteneklerinizden şüphe duyulmasına neden olursunuz. Keza yüksek maaş beklentinizin olması da karşı tarafta olumsuz etki yaratacaktır. Bu gerçeklerin farkında olarak hareket etmeli, maaş konusunda profesyonel bir biçimde hareket etmelisiniz.

Dürüst Olun!

Evet, başarılı bir iş görüşmesi için her zaman dürüst olmalısınız. Sırf işi almak için aslında hiç bilmediğiniz bir konuda deneyiminiz varmış gibi davranmamalı, bunun bir de sonrası olduğunu düşünmelisiniz. Mesela; karşı taraf size bir program ya da herhangi başka bir şey hakkında bilginiz olup olmadığını sordu. Olumlu etki yaratmak için o şeyi biliyormuş gibi davranmamalı, bunun yerine dürüst olarak “bilmiyorum ama fırsat verirseniz öğrenebilirim” gibi cümleler kullanmalısınız. Aynı şekilde zayıf ve güçlü yönlerinizle ilgili sorular karşısında da dürüstlüğünüzden ödün vermemelisiniz. “Zayıf yönüm olduğunu düşünmüyorum” gibi cevaplar vererek hanenize eksi puan yazılmasına neden olmamalı, herkesin zayıf yanı olduğunu unutmamalısınız. Buna göre uygun cevaplar vermeli, zayıf ve güçlü olduğunuz yönlerin aday olduğunuz işle örtüşmesine dikkat etmelisiniz. Sonuçta; bir cerrah olarak başvurduğunuz hastanenin insan kaynakları uzmanına kan görmeye dayanamadığınızı söylerseniz reddedilmeniz kaçınılmaz olacaktır, öyle değil mi?

Önceki Tecrübelerinizden Bahsederken Kelimelerinizi Dikkatlice Seçin!

Önceki deneyimlerinizle ilgili sorular karşısında da dikkatli davranmalısınız. Örneğin; önceki işinizden yöneticinizle tartıştığınız için çıktığınızı söylememelisiniz. Bunun yerine; iş etiğinizin birbiriyle örtüşmediğini söyleyebilir, eski iş yerinizle ilgili ayrıntılı bilgi vermekten kaçınmalısınız. Tecrübelerinizden bahsederken negatif şeyler söylememeli, karşı tarafa şikayetçi ya da dedikoducu çalışan gibi izlenimler vermemelisiniz. Önceki deneyimlerinizle ilgili konuşurken profesyonelliğin tüm gereklerini yerine getirmeye dikkat etmelisiniz. Yani eski işinizden ayrılma nedeninizde sonuna kadar haklı olduğunuzu düşünebilirsiniz ama siz yine de detaya inmemeye dikkat etmelisiniz.

Klişe Sorular Karşısında Ne Söyleyeceğinizi Bilin!

“Sizi neden işe alalım” sorusuna “onu da mı ben söyleyeyim” gibi cevaplar vermemeniz gerektiğini de biliyor olmalısınız. Bir tek bu soruya değiş, iş görüşmelerinde sorulan bütün klişe sorulara karşı nasıl yanıtlar vereceğinizi bilerek yola çıkmalısınız. Mesela; “en zayıf yönünüz nedir, bana biraz kendinizden bahseder misiniz, neden bizimle çalışmak istiyorsunuz, 5 yıl sonra kendinizi nerede görüyorsunuz” gibi soruların cevaplarını aklınızda düzgünce şekillendirmiş olmalısınız. Sonuçta; iş görüşmelerinde nasıl sorular sorulduğunu hepimiz biliyoruz. Yapmanız gereken tek şey önceden yapmış olduğunuz hazırlıklara bağlı kalarak, öz güvenli bir aday gibi davranmak. Tuzak sorulara dikkat eder, hiç beklemediğiniz bir soruyla karşılaştığınızda durumu iyi idare ederseniz, işi almayı biraz daha garantilemiş olursunuz.

Kiminle Görüşme Yapacağınızı Bilin!

Kiminle görüşme yapacağınızı biliyor musunuz? Çünkü bu da yapacağınız hazırlıklar aşamasında işinize yarayacaktır. Eğer mülakatı yapacak kişi ya da kişiler hakkında bilgi edinme şansınız varsa öğrenmeli, görüşmeye 1-0 önde başlama fırsatını kaçırmamalısınız. Çünkü kiminle görüşme yapacağınız o kişi hakkında az çok bilgi edinmenize ve ona göre kendinizi hazırlamanızı sağlayacaktır. İsmini öğrendiğiniz kişi hakkında sosyal ağlardan ve eğer bulabilirseniz ortak tanıdıklardan bilgi edinebilir, bu bilgileri görüşme sırasında onu etkilemek için kullanabilirsiniz. Mesela; o kişinin geçmiş deneyimleri, ilgi alanları, memleketi gibi konulardan söz edebilir, küçük hilelerle karşı tarafın oyunu kazanmayı deneyebilirsiniz. Ama burada mülakatı yapan kişiye göre hareket etmeniz gerektiğini unutmayın. Yani karşı tarafa sevimli görünmek için uğraşıyormuş gibi bir izlenim vermekten de kaçınmamalısınız. Çünkü bu da olumsuz bir etki yaratmanıza neden olacaktır.

Hem Sözlü Hem de Sözsüz İletişiminize Dikkat Edin!

Bir tek kullandığınız kelimelere değil sözsüz iletişiminize de dikkat etmelisiniz. İş görüşmesi yapacak kişinin vücut dili işaretlerini çok iyi bileceğini hesaba katarak, duruşunuza dikkat etmeli, güvensiz hareketler yapmaktan kaçınmalısınız. Mesela; görüşmenin % 60’ında karşı tarafla göz teması kurmalı, gözlerini kaçıran öz güvensiz aday izlenimi uyandırmamaya dikkat etmelisiniz. Dik durmalı, her hareketinizle karşı tarafa o işi almaya kararlı olduğunuza inandırmalısınız. Ellerinizi masanın altına saklamak yerine, tedirgin kişilerin yaptığı bu hareketten kaçınmalısınız.

Bunun yerine ellerinizi masanın üzerine koymalı, bir şey anlatırken yapacağınız küçük hareketlerle konuşmalarınızı daha etkili hale getirmelisiniz. Karşı tarafa boş gözlerle bakmamalı, onu gerçekten dinlediğinizi gösterebilmelisiniz. Uygun sorularla konuşmaya katılmalı, iletişim yeteneğinizi kullanmalısınız. Ayrıca gülümsemeyi ihmal etmemeli, bu küçük hareketinizin karşı taraf üzerinde çok etkili olacağını bilmelisiniz. Sonuçta; şirketler için en önemli faktörlerden biri de çalışanların mutlu ve enerjisi yüksek kişilerden oluşmasıdır. Samimi gülüşünüzle karşı tarafta bu izlenimiz oluşturabilirsiniz.