Çocukla daha yoğun bir şekilde ilişki kuran, çocuğun bakımında, eğitiminde baskın rol oynayan anneler hep konuşulagelmiştir ancak bu süreçte babanın rolü çok dile getirilmez. Belki de bu nedenle çocukla ilgili eleştirilerin tümünü de anneler yüklenmek zorunda kalır. Çocuğun en ufak bir hatası doğrudan annenin bir hatası olarak kabul edilir. Çocuğun okul hayatındaki başarısızlığı, günlük hayatta yaşadığı problemlerin kaynağı hep anne olarak görülmüştür.

 

Elbette yaşamın ilk yıllarında yenidoğan bebek pek çok açıdan anneye bağımlıdır. Bu süreçte anne, çocuk için baskın bir rol oynar. Ancak bu bulgular, çocuğun yetiştirilme sürecindebabaların rolünü azaltmaz. Babanın evden kısa veya uzun süreli ayrılıkları bile çocuğu olumsuz yönde etkilemektedir. Baba bir iş seyahati nedeniyle kısa süreli evden ayrıldığı durumlarda dahi, özellikle erkek çocukların kendilerini daha güvensiz hissettiği, okul başarılarının düştüğü ve bu süreçte anneye daha bağımlı oldukları gözlenmektedir.

 

 

Baba, misyonu gereği ailede güven ve güç anlamına gelir. Çocuklar için baba figürü her zaman güçlü olan, her şeyi bilen, koruyucu ve saygı uyandıran bir modeldir. Baba rolünün eski zamanlara göre çok daha esnediği günümüzde dahi babanın bu özellikleri değişmemiştir. Ceza vermese de, korkutmasa da baba her zaman daha çok çekinilen kişi olarak ailede varlığını devam ettirmektedir.

 

Günümüzde babalar evin geçimini tek başına sağlayan veya her dediği kanun kabul edilen niteliklerini yitirmektedir. Özellikle annenin de çalıştığı evlerde, kadın ve erkeğin rolleri birbirine yaklaşmaktadır. Aslında bir nevi kadın ve erkek rolleri ters yüz olduğu görülmektedir. Bu nedenle günümüzde babanın çocuk bakımı üzerindeki etkisi de daha çok artmış görünmektedir. Erkekler, eskiden el sürmedikleri pek çok işi eşiyle paylaşmak durumundadır. Ancak erkek her ne kadar kadınla rollerini paylaşmış gibi görünse de bu değişimin çocuk bakımına yansıdığını pek söyleyemeyiz. Özellikle kentlerde yaşayan ailelerde, tüm gün yorulan ebeveynler için çocukla ilgilenebilecekleri zaman dilimi ancak birkaç saatle sınırlıdır. Herkesin yorgun olduğu bu çağda çocuklar da bu yoğunluktan nasibini almaktadır.

 

 

Ortaya çıkan tablo şudur ki, anneler çocukla daha fazla ilgilenirken, babalar çocukla gereğinden daha az ilgilenmektedir. Babanın çocuğa ayıracak -kısa da olsa çocuğa ait bir zaman dilimi- eğitimi için oldukça önemlidir. Babalar da en az anne kadar çocuk eğitiminde aktif bir rol oynamalıdır. Nihayetinde çocuğa annenin sunacağı katkılar başka, babanın sunacağı katkılar başka olacaktır. Çocuk büyürken, her iki ebeveynin de kendi üzerindeki desteği, yardımı çocuğa büyük bir zenginlik sunacaktır. Bu nedenle babanın çocuk eğitimindeki rolü asla küçümsenmemelidir. Yaşamın ilk altı yılında anneye ihtiyaç duyan çocuğun, yaşamın sonraki dönemlerinde anne kadar babaya da ihtiyaç duyduğu asla göz ardı edilmemelidir. Annelerin de çocuk eğitiminde babalara yer açması, çocuklara sunulan eğitimin daha anlamlı olmasını, annelerin de yükünün bir nebze olsun hafiflemesini ve çocukların daha mutlu yetişmesini sağlayacaktır.

Mutlu aileler, mutlu çocuklar anlamına gelir.

 

Sorunlarınızın Daha Sağlıklı Çözümü Adına Profesyonel Danışmanlık Hizmeti

(Yüz-yüze veya Online Randevu) Alabilirsiniz.

psikolojik-danisma-ogrenci-danismanligi-randevual1-gaziantep