Peki pedofili nedir? Ülkemizde pedofili ne kadar biliniyor? Aileler çocuklarının pedofili eğilimli bireylerle karşılaşıp karşılaşmadığını nasıl tespit edebilir.

Pedofili; yetişkin bir kimsenin ergenlik öncesi 4-11 yaş arası çocuklara cinsel arzu ve istek duyması anlamına gelir.

Halk dilinde  “sübyancılık” olarak kullanılan pedofiliyi (Pedophilia) DSM-IV-TR (Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal El Kitabı Gözden Geçirilmiş 4.Baskı) tanı ölçütlerine göre şu şekilde tanımlayabiliriz. Pedofili, en az 6 aylık bir süre boyunca, kişide ergenlik dönemine girmemiş bir çocukla ya da çocuklarla cinsel etkinlikte bulunma ile ilgili yoğun, cinsel yönden uyarıcı fantezilerinin, cinsel dürtülerinin ya da davranışlarının yineleyici bir biçimde ortaya çıkması ile tanımlanmış bir cinsel kimlik bozukluğudur.

DSM-IV-TR tanı ölçütlerine göre pedofili tanısı konabilmesi için kişinin en az 16 yaşında olması ve cinsel etkinlikte bulunduğu çocuklardan en az beş yaş daha büyük olması gerekmektedir. Aynı zamanda kişinin, bu cinsel dürtülere göre davranmakta olması ya da bu kişinin cinsel dürtüleri ya da düşlemlerinin (fantezileri) belirgin bir sıkıntıya ya da kişilerarası sorunlara neden olması tanı için gereklidir.

Pedofili daha çok erkek erişkinlerde görülürken nadir de olsa kadınlarda görülür.

Peki pedofili bir hastalık mı yoksa suç mudur?

Pedofili, psikolojik bir hastalık olmakla birlikte aynı zamanda bir suç olarak kabul edilmelidir. Pedofilinin tedavisi oldukça güçtür. Bu hastalar için psikoterapi ve davranışçı terapiler işe yarayabilir. Ancak pedofililerin büyük kısmı tedaviyi maalesef reddediyor.

İnsanlarda pedofili eğilimi farkedilebilir mi?

Pedofili eğilimli bir yetişkin her yaş grubundan, her meslekten,  sosyo-ekonomik ve sosyo-kültürel seviyeden bir birey olabilir. Bu nedenle pedofili eğilimi olan bir kişinin de fark edilmesi oldukça güçtür.  Fakat pedofilik bireylerin aile içinde ve dışında sosyal ilişkileri kısıtlı daha çok içe kapanık, eşi ya da ailesiyle sıcak ilişki kuramayan psikopatik, psi-koseksüel ve sosyal açıdan olgunlaşmamış kişilik özelliklerine sahip olduğunu bilmemiz bize dikkatli olmamız gereken bireyler konusunda ipucu verebilir.  Özellikle çocuğun yakın çevrede ilişki içerisinde olduğu kişilere oldukça dikkat etmek gerekmektedir. Unutulmamalıdır ki çocuklar, %60-%70 oranında akrabalar, öğretmenler, komşular, otorite figürleri gibi çocuğun bildiği ve güvendiği kişiler tarafından cinsel istismara uğramaktadır.

Pedofili de kimyasal kısırlaştırma kesin çözüm müdür?

Cerrahi kastrasyon (kısırlaştırma)  sadece üreme fonksiyonlarını durduğu ve cinsel isteği önlemediği için bir çok hukuk ve tıp uzmanı bunun yerine kimyasal kastrasyonu öneriyor. Fakat bu yöntem pedofilinin tedavisi için kesin bir çözüm değildir. Kimyasal kırlaştırma yöntemi hastanın hem cinsel isteğine de hem de cinsel faaliyetleri durdursa bile hastanın bilişsel süreçleriyle çalışılmadığı için söz konusu olan istismar durumu yok edilemez. Pedofili hastalarının yalnızca çocukla cinsel ilişkiye girmesi önlenebilir. Bu yöntem hastaların algılarında herhangi bir değişiklik yaratmayacağı için çocuklara hem duygusal hem cinsel açıdan farklı şekilde zarar verme eğilimleri devam edecektir.

Pedofiliye maruz kalmış çocuklara nasıl davranılmalı, bir çocuğun pedofiliye maruz kaldığı nasıl anlaşılır?

Pedofiliye maruz kalmış çocukların yaşadığı bu olaydan kendisini sorumlu tutma ve eylemi yapan kişiye bağlılığını devam ettirme ihtimali yüksektir.  Anne- babaların böyle bir durumda çocukta suçluluk duygusu uyandıracak her türlü söz ve eylemden kaçınması gerekmektedir. Ebeveynler acı ve öfke dolu oldukları için çocuğu sakinleştirirken hatalar yapmamak için oldukça dikkatli olmalıdır. Çocuğun suçlu değil mağdur olduğu kesinlikle unutulmamalıdır. Çocuğun yaşadığı bu durum karşında hissettiklerini anlatması için ona fırsat verilmeli ve aile desteği çocuğa her zaman hissettirilmelidir. Fakat pedofiliye maruz kalmış çocuklar için mutlaka bir uzman desteği alınması gerekmektedir. Çünkü böyle bir durum yaşamış olan bir çocuk yeterince rehabilite edilmezse birçok sorunla karşı karşıya kalınabilir. Yetişkinlik döneminde pedofilik eğilimler gösterme, cinsel kimlik bozukluğu, cinsel işlev bozukluğu ise bunlardan bazılarıdır. Ayrıca;  depresyon, uyku bozuklukları, kabus görme, ağlama krizleri, iştahın kesilmesi veya artması, altına kaçırma gibi farklı davranışlar alarma geçilmesi gereken durumlardır.

 

Okan Bal
Uzman Psikolojik Danışman ve Aile Terapisti

Sorunlarınızın Daha Sağlıklı Çözümü İçin
“Online Terapi” Randevusu Alabilirsiniz.

onlineterapim-randevual