Haftasonları sizin için işten kaçma günleri mi? Yoksa hayatınızda tutkuyla yaptığınız şeyleri kovalama günleri mi?
Aşağıdaki insan tiplerinden en çok hangisi size uyuyor?
1. “Çalışmak benim en büyük tutkum.” diyenler: Bu insanlar için haftasonu demek, ekstra iş günü demek. Ve onlar bu ‘ekstra iş günleri’ni hiç dert etmiyorlar. Tersine, haftasonları onlar için çalışmak için her zamankinden daha ideal bir zaman, çünkü trafik daha açık ve ofis daha sessiz.
2. “İşten kopup, başka şeylere dalıyorum.” diyenler: Bu insanlar için de haftasonları işten arda kalan zamanlarda çok severek yaptıkları başka aktiviteleri kovalamak için ideal iki gün sunuyor. Haftasonları motorsikletine atlayıp İstanbul dışına çıkan, veya bir mini bir tırmanma turu düzenleyen bu tip kişiler, işle eğlence arasındaki çizgiyi en iyi çekebilenler.
3. “Haftasonları ne yaparım, pek bilmiyorum.” diyenler: Eğer bu gruptaysanız, işiniz büyük ihtimalle sizi çok yormuş ve iş düşünmekten haftasonlarınızı bile dilediğiniz gibi planlayamıyorsunuz. Ayrıca bir işe tutkuyla bağlanmak size zor geliyor, dolayısıyla arada kalıyorsunuz.
4. “Pazar günleri karnımı ağrıtıyor. Pazartesi sendromu muzdaribiyim.” diyenler: Eğer bu sözler ağzınızdan dökülüyorsa, büyük ihtimalle işinizden nefret ediyorsunuz. İşe gitmek zor geliyor ama başka çareniz olmadığını düşünüyorsunuz. Değişime ihtiyacınız var: Hem haftasonu yaptıklarınızı, hem de muhtemelen işinizi değiştirmelisiniz.
Eğer 1. veya 2. gruptaysanız, hayatınızı tutkuyla yaşıyorsunuz. Bu da harika birşey. Ancak tek dikkat etmeniz gereken, hayatınızda tutkuyla yaptığınız bu kadar zaman alan şey varken, sevdiklerinize yeterince zaman ayır(a)mamak. Bir seçim yapmak durumunda olabilirsiniz, ya tutkuyla yaptığınız şeylerden kısacaksınız, ya da uykunuzdan. Çoğunlukla herkes b şıkkını seçer, ancak performans düşüklüğü olmadan uykusuz kalmak oldukça zordur.
3. gruptaysanız, işiniz biraz zor. Kararsızsınız ve sırf haftasonunuzla değil ama genel olarak hayatınızla ne yapacağınızı bilmiyorsunuz. İşinizle ilgili olarak şunu diyebiliriz, ya işinize tutku katın, ya da işinizden çıkın. Çünkü kimse işine karşı ‘ortalama’ hisler besleyen birini terfi etmez. Sizin istemeyerek yaptığınız işi, (en azından başında bile olsa) dört elle sarılarak yapacak başka biri bulunacaktır. Dolayısıyla işinize enerjiyle sarılmayı deneyin.
4. gruptaysanız yenilik şart! Unutmayın, işinizi bırakmak ve yeni işler aramak mümkün. Çoğu zaman bizi psikolojik derecede etkileyecek sorunlar, onları değiştirecek bir çözüm yolu olmadığına inanmamızdandır. Ancak günümüzde kariyer yolunun dimdik çıkan bir merdiven olmadığı konusunda herkes hemfikir. Dolayısıyla nefret ettiğiniz bir işin içinde debelenmek yerine, risk alın ve yepyeni birşeyler deneyin. Bunu yapmak için de öncelikle kendinizi motive etmeniz ve enerji seviyenizi artırmanız gerekecektir.
Ve bilin ki, dünyada hem Pazarları hem de Pazartesileri seven çok küçük bir yüzde var. İş ve özel hayatınızda değişiklikler yaparak, o yüzdeye dahil olmaya çalışın.
Herkese güzel haftasonları dilerim,