Eşinin hamilelik döneminden itibaren ona destek olup, huzurlu olmasını sağlayarak, bebeğin anne karnındaki gelişimini takip etmeye ve onunla iletişim kurmaya çalışarak babanın da çocuğun kişilik gelişimindeki rolü başlamış olur. Yoğun ve stresli iş yaşamından sonra bile çocuklarına özel zaman ayırabilmeleri, sohbet etmeleri, tavla-santraç oynamak, tamir yapmak gibi birlikte yapılabilecek alternatifler üretmeleri, sorunlarına çözüm bulmak için onlara yardımcı olmaları onları sakince dinleyebilmeleri, çocuğun gelişimi açısından büyük önem taşır. Anneler kadar babaların da sevdiklerini söyleyebilmeleri, duygularını iyi ifade edebilip, sarılarak, bakışlarıyla, şakalaşmalarıyla da bunu somutlaştırabilmelidirler. Bu şekilde çocuklarıyla sıcak ilişki kuracak ve çocuğun da babasıyla her şeyini paylaşabileceği güvenini ona vereceklerdir. Bu çocuklar sosyal ilişkilerinde çok daha başarılı çocuklar olarak yetişeceklerdir.
Aşırı otoriter, hiç ilgi göstermeyen, aldırmayan babalar çocuklarının utangaç, kaygılı, hayata karşı güvensiz olmalarına sebep olabilirler. Özellikle erkek çocuğun sağlıklı ve güvenli bir ilişki kurduğu babayı kendine model alması çok önemlidir. Erkek çocukta baba ile özdeşleşme başlayacağından babanın iyi bir model olması çok önemlidir. Aksi takdirde çocuğun kimlik gelişimi olumsuz yönde etkilenip maskülen özelliklerin yeterince benimsenememiş olma riski oluşabilir.
Kız çocuklarda da baba ile olan iletişim çok önemlidir. Karşı cinsi tanımaları, onları nasıl gördüklerini değerlendirmeleri, karşı cinse karşı nasıl davranacakları ile ilgili ilk öğrenimler küçük yaşlarda baba ile başlar. Burada yaşanan güçlükler kız çocuklarında ergenlik dönemlerini zor geçirmelerine sebep olabilir.