Çocuklar bazen öyle şeyler anlatırlar ki karşısındakileri şaşırtabilir veya kaygılandırabilirler. Özellikle de anlatılan şeyin okul öncesi kurumunda yaşananlarla ilgili olması ebeveynlerin kaygı düzeyini arttırabilir. Ebeveynler normal olarak tereddütler yaşayabilirler. Çünkü çok kıymet verdiklerini başkalarına emanet etmektedirler.
Ebeveynlerin bu kaygılı durumları da bazen çocukların ilginç olaylar aktarmasını tetikleyici olabilir. Bunun en önemli sebebi çocuğun anlattıklarıyla anne ve babasının dikkatini çektiğini farketmesidir.2-6 yaş döneminde çocuklar sürekli gelişim (fiziksel, duygusal, dil-bilişsel ve sosyal ) içerisindedirler. Bilişsel açıdan değerlendirildiğinde çocuklarda kavramların birçoğu tam anlamıyla yerleşmemiştir. Bu kavramlardan biri de gerçek ve hayal kavramlarıdır. Bu dönemde çocuklar hayalle gerçeği birbirinden ayırt edemeyebilirler. Bazen bu durumlarda çocukların yalan söylediği düşüncesine kapılabiliriz. Oysaki bu durumda yalandan söz etmek doğru olmayacaktır. Çünkü bu yaş aralığındaki çocuklar algısal bazı hatalar yapabilirler. Çocukların söz gelimi söylemiş olduğu yalanlarda aldatma amacı güdülmez. Çocuklar gerçeği henüz tam anlamıyla değerlendiremediğinden ötürü çevresindeki kişilere uydurarak veya eklemeler yaparak durumu aktarabilirler. Özellikle bu dönemde ki çocuklarda abartma ve uydurma davranışı çok sık görülür. Arkadaşlarıyla iletişimlerinde de bu tarz durumlar sıklıkla yaşanabilir. Örneğin, “Benim babamın iki tane arabası var diyen bir çocuğun arkadaşı, “Benim annemin de üç tane arabası var cevabını verdiği görülmektedir.
Bazense yalan söyleme davranışı çocukların geçmişe dönük olayları hatırlamada zorlanması veya dikkat azlığı nedeniyle de ortaya çıkabilir. Bazı durumlarda vardır ki çocuğunuz çok hayal kurmakta ve hayali olay ve kahramanları gerçekmiş gibi aktarmaktadır. Taklit yoluyla edinilen yalanlarda vardır. Bunlar daha çok etrafındakileri güldürmek ve dikkat çekmeye yöneliktir.
Çocukların kullandığı yalanlardan en yaygın olanı ise sosyal yalanlardır. Adından anlaşıldığı üzere bu yalan çeşidi çocuğunuzun çevreden görerek, duyarak edindiğidir. Örneğin; kapıya gelen misafire evde olmadığını söyleten anne ya da baba çocuklarına yalan söylemeyi öğretmiş olabilir.
Çocuklar kendilerini fazlasıyla baskı altında hissettiklerinde de yalan söyleyebilmektedirler. Bu bahsettiğimiz savunma yalanları daha çok aşırı otoriter ve mükemmeliyetçi ailelerde yetişen çocuklarda görülmektedir. Bunun sebebi çocuğun yalanı bir kaçış yolu olarak görmesidir. Tüm bu durumların dışında çocuğunuz gerekli bilişsel düzeye ulaşmasına rağmen gerçekdışı ifadelerini sürdürüyorsa, bu davranışın alışkanlık haline geldiğinin göstergesidir.
Peki bu durumlarda ebeveynler nasıl davranmalıdırlar?
Öncelikle çocuğunuzu yalana yönelten sebebi bulmanızda fayda var. Bunu bilmeniz çocuğunuza ilgi ve ihtiyaçları ölçüsünde yaklaşmanızı kolaylaştırır. Yalan kavramını kullanmamanızda fayda var. Çocuğunuza yalan söylüyorsun şeklinde ithamda bulunmak yerine “Tekrar düşün bakalım, acaba anlattığından farklı olabilir mi? ” şeklinde sorular yöneltmeniz de çocuğunuzun doğruyu bulmasına yardımcı olabilir. Buna rağmen o konudaki ısrarını sürdürüyorsa konuyu üstelememenizde fayda var. Aradan biraz zaman geçtiğinde doğruyu söylemekle ilgili örneklendirmeler yapabilirsiniz. Ancak unutmamalısınız ki çocuğunuz için en iyi örnek sizsiniz.