Sorumluluk
Anne ve babalar çocukların kendi sorumluluklarını yerine getirmemeleri konusunda çoğu zaman dertlidir. Anne ve babaların çocuklarından beklentileri kadar kendilerine sormaları gereken bir soru vardır.
“Çocuğumuza sorumluluk duygusunu verebildik mi?”. Anne-baba ve çocuk ilişkisinde sürekli bir mücadele söz konusudur. Anne-babanın çocuğuna verdiği emirler çoğu zaman çocuğun olumsuz tepkisine neden olabilir. Bu tepki “canım ne isterse onu yaparım!” şeklinde ortaya çıkar.
Çocuğunuz sorumluluk alma konusuna tedirgin yaklaşıyorsa ve bu konuda korkuları varsa, onun bu negatif duygularını ciddiye alın ve onları yenmesine yardımcı olun. Kendi çözümünü bulmasına izin verin.
Çocuklarınıza sorumluluk almayı öğretebileceğiniz bazı yöntemleri sizlere paylaşmak istedik.
1- Ebeveynler genellikle çocuklarının yapmakta zorlandığı işleri üzerlerine alarak onlara yardımcı olduklarını düşünürler. Bu yardım, “Sen bunu yapamazsın, beceremezsin. Sen bunu yapmak için yeterince iyi değilsin.” mesajlarını verebilir ki bu da çocuğun kendine olan saygısını azaltır. Çocuğunuzun sorunları olduğunda yanında olmalı fakat sorunlarını kendisi çözmesi için onu yalnızca cesaretlendirmelisiniz. “Sen bunu başarabilecek güçtesin, sana güveniyorum.” sözleri, anne babanın çocuklarına gerektiğinde söyleyebilecekleri etkili sözlerdir. Çocukların bir işi başarmak için mücadeleye davet edilmeleri, kendilerine fırsat verilmeleri Çocuğunuzun kendi başına iş yapmasına izin vermezseniz, fazla korumacı anne-babalar olursanız çocuğunuz sorumluluk alma konusunda zorluk yaşayacaktır.
2- “Sen” mesajı iletişimi engeller. Genellikle kızgınlık ifadesi için kullanılır. “Ben” mesajı gönderen bir kişi kendi hakkında yaptığı değerlendirmeyi karşısındaki kişiyle paylaşmak üzere sorumluluk yüklediğinden karşısındaki kişinin davranışını değiştirme olasılığı da yüksektir.
3- Eğer çocuk sorumluluk almaktan kaçıyorsa ve bu nedenle yanlış bir davranış sergiliyorsa bunun kendisince geçerli bir nedeni vardır. Çocuklar kötü bir şey yaptıklarında ilgi çekmek, iyi bir davranışta bulunduklarında da onaylanmak isterler. Verdiğiniz bir sorumluluğu yerine getirdiğinde bolca aferin kelimesini kullanın ve onu onaylayın.
4- Çocuğunuza bir sorumluluk verirken ya da verdiğiniz bir sorumluluğu yerine getirmediğinde, sözlerinizle beden dilinizin de birbirine uymasına dikkat etmelisiniz. Çocuğa doğru model olabilmek için ona söylediğinizi siz de yapmalısınız, çocuğa almasını istediğiniz sorumluluklar konusunda çelişkili mesajlar vermemelisiniz.
5- Sorumluluğunu almasını istediğiniz konulardaki istekleriniz ve kurallarınız açık ve net olmalı, ne hissettiğinizi ya da ne düşündüğünüzü çocuğa net ve anlaşılabilir şekilde söylemelisiniz.
6- Çocuğunuzun sorumluluk almasını istediğiniz herhangi bir konuda düşüncesini sormanız, onun duygularının, gözlemlerinin ve algılayışının değerli olduğunu düşünmesini sağlayacaktır. Anne ve babasının kendisini dinlediğini gören çocuk rahatlar ve duygularını ifade etme olanağı bulduğu için “anlaşıldım” duygusunu yaşar. Karşılıklı anlaşmak ve onları önemsemek her şeyden önemli. Yalnızca maddi isteklerini karşılamak yetmiyor.
7- Çocuğunuz derslerini çalışmıyor, sürekli dersten kaçmaya yönelik davranışlarda bulunuyorsa, televizyon, müzik, telefon gibi zihin dağınıklığına sebep olabilecek faktörleri çalışma ortamından kaldırmalısınız. Çocuğunuzun okuldan eve geldikten sonra 1 saat dinlenmesine izin verin. Derse başlama konusunda bu sürenin daha fazla uzamasına izin vermeyin. Çocuklar çabuk sıkıldıklarından ders çalışma sürelerinde çok sık ara vermek, kaytarmak isteyebilir. Bu duruma bir süre belirleyerek, örneğin“45 dakika çalışırsan 15 dakika dinlenebilirsin. ”şeklinde bir öneriyle sınırlama getirebilirsiniz.
8- Ödevini yapmadığı zaman çocuğunuzu cezalandırmayın. Ödevini yaptığı zamanları övmek, ödüllendirmek istenmeyen davranışı cezalandırmaktan daha etkilidir. Ödevleri bittikten sonra çocuğunuzla yarım saat eğlenceli vakit geçirin. Ödev yapmanın kendi sorumluluğu altında olduğunu çocuğunuza anlayabileceği bir dilde anlatın. Davranışı yönlendirirken yapılan ilk hata yanlış davranışı görmezlikten gelme, ikinci hata ise ilk çare olarak cezaya başvurmaktır. Tehditle, cezayla ya da bağırıp çağırarak çocuğunuzun olumsuz davranışına o an engel olabilirsiniz ama davranışı ortadan kaldıramazsınız.
9- Çocuğunuzun anlamadığı, zorlandığı ödevlerde ona yol gösterebilirsiniz fakat ödevlerini siz yapmaya kalkarsanız çocuk “Ne de olsa annem-babam ödevlerimi yapıyor.” düşüncesi ile sorumluluk almaktan uzaklaşabilir.
10- Anne ve baba çocuğun sorumluluğunu alması konusunda aynı çizgide davranmalıdır. Bir tarafın dediğine bir tarafın hayır demesi veya farklı yollar izlemesi çocuğun aklını karıştıracak, bir tarafın uygun görmediği bir durumu diğer tarafa yönlenerek elde etme çabasına sürükleyecektir.