Çocuklar 2 ila 4 yaşları arasında iken çok hızlı bir dil gelişimi gösterirler bu yüzden bu dönemlerde konuşma sırasında akıcılık problemleri yaşamaları gayet doğaldır. Bu duruma çocukluk çağı kekemeliği adı verilir. Ebeveynlerin dikkat etmesi gereken nokta ise kekemeliğin ilerlemesi ve form değiştirmesidir.
Böyle bir durumda ebeveynlerin vakit kaybetmeden bir konuşma terapisti ile iletişime geçmeleri gerekir. Konuşma terapisti kekemeliğin kalıcı olmasına sebep olabilecek unsurlar var mı diye çocuğu değerlendirmeye almalıdır. Ardından terapistin takibinde 6 ay ila 1 yıl arasında bekleme süresi geçmelidir. Eğer bu süreç içinde konuşma kendiliğinden düzelmezse terapiye başlanabilir.
Beklenmesi gereken bu 6-1 yıllık süreçte ebeveynlere büyük rol düşmektedir. Çocuğa ters giden bir şeyler olduğu fark ettirilmemeli, konuşmasını düzelmesi için uğraşılmamalıdır. Çocuk konuşamadığını fark ederse kendini düzeltmeye çalışabilir. Çocuk yanlış bir şeyler olduğunun farkına varmaz ve kendini düzeltmeye çalışmazsa kekemelik kendiliğinden düzelebilir. Beklenen sürenin sonunda düzelme sağlayamamış ve terapiye başlayan çocukların ebeveynleri ise artık kekemelik yokmuş gibi davranmamalıdırlar. Çocuğun takılmalarının olduğunu fark etmesini sağlamaya çalışmalıdırlar. Bu sayede çocuk kendi konuşmasındaki yanlışları fark edebilir ve akıcı ve akıcı olmayan konuşmaları ayırt edebilir.
Ebeveynlerin terapi sırasında çocuğun kekemeliğini fark etmiyor, önemsemiyor gibi davranması ise, çocukta anne ve babasının sorunuyla ilgilenmediği gibi bir algı oluşturur. Çocuk kendini ilgisiz hisseder, güveni sarsılır ve zamanla içe kapanık bir hal alır.
Anne ve babaların bu süreçte kendi konuşmalarına da dikkat etmeleri gerekiyor. Özellikle hızlı konuşan anne ve babalar daha yavaş ve sakin konuşmaya çalışmalı, uzun cümlelerde arada nefes almak için duraksamalılar. Aynı hareketleri çocuktan beklememeliler. Çocuğa ‘yavaş konuş, sakin ol, nefes al’ gibi öğütler vermek yalnızca daha fazla panik yapmasına sebep olur.
Çocuğa karşı her zaman anlayışlı olmak, ‘kekemelik’ kelimesi yerine bazı sözcükleri zor söyleyebildiğini ifade etmek, bunun bir süreç olduğunu ve en önemli şeyin sabır olduğunu unutmamak gerekir. Çocuğa gerekli güven verilerek okulda veya kreşte kekemeliği ile alakalı yaşadığı problemleri rahatlıkla evde ebeveynlerine anlatması sağlanmalıdır. Kekemeliğin çocuk üzerindeki psikolojik etkilerini unutmamalı ve bu etkileri olabildiğince aza indirgemeye çalışılmalıdır. Bunun için de en etkili yol çocukla sürekli iletişim halinde olmak ve tabi ki bunun için çocuğa ihtiyacının olduğu güveni vermek gerekmektedir.