Çocukluk çağının sona ererek yetişkinliğe geçilmesini tanımlayan sürece ergenlik dönemi adı verilmektedir. Ergenlik, bireylerin geçiş döneminde gösterdikleri değişimleri ve bu değişim sürecinde yaşanılan etkileşimleri ifade etmektedir. İnsan yaşamının bütün dönemlerinde değişime gider ve kendisini geliştirir. Ergenlik dönemine bakıldığında, bu değişimler en şiddetli ve etkili halleriyle birey üzerinde belirmektedir.

Ergenlik Döneminde Hangi Özellikler Görülür?

Ergenliğe başlama yaşı erkek ve kız çocukları için farklılık gösterebilmektedir. Genel olarak 12 ve 20 yaş aralığındaki dönem ergenlik olarak kabul edilse de, erken olgunlaşma sonucunda ergenliğe başlangıç yaşı 10 yaşa kadar inebilmektedir. Ergenlik içinde bulunan bireylerin oldukça duygusal davrandıkları, bedenlerinin ve cinsel kimliklerinin varoluşlarının farkına varmaları, otoriteye karşı olmaları gibi özellikler sıklıkla görülebilmektedir.

Ergenlik Çağına Giren Çocuklarda Görülen Değişimler Nelerdir?

  • Ergen birey, söylenen sözleri olumlu olsa dahi olumsuz olarak yorumlayabilmektedir. Aileleri ve çevreleri tarafından sürekli eleştirildiği kanısına varabilirler.
  • Söz dinlememe, eleştiri kabul etmeme, hatasının arandığını hissetme gibi durumlarla sıkça karşılaşılır.
  • Zihinsel anlamda gelişme gösterdikleri için disiplin altına girmemeye çalışırlar. Büyümek ve özgürlük kavramları onlar için eşdeğer olarak görülmektedir.
  • Karşı tarafa duyulan güvensizlik, aslında içinde bulundukları duygusal yoğunluktan kaynaklanmaktadır. Kendilerine olan güvenleri arttıkça, karşı tarafa olan güven anlayışında değişmeler olacaktır.
  • Duygusal yoğunluğun yanı sıra bir kimlik kargaşası gözlemlenebilir. Bedenlerini cinsel yönden tanımaya başlamaları, ergen bireylerin iç dünyasında bir kaos yaratabilir.
  • Kişiliklerini tam olarak oturtmaları zaman alacağı için başka kişilerin karakterlerini benimsemeye çalışabilirler. Kişilik arayışında bulunurken gösterişçi yaklaşımlar sergilemeleri normal karşılanabilir.
  • Yalnızlaşma içine girerek çekimser hareketler sergileyebilirler. Düşüncelerinin ve duygularının toplum içinde değer görmemesi gibi takıntı edinebilirler.
  • Karşı cinse olan merak, ilgi ve arzu giderek çoğalacağı için duygusal olarak karmaşık hale gelirler. Ne hissettiklerinin farkına varmaları bütün bir ergenlik dönemi boyunca sürebilmektedir.
  • Geleceğe karşı güven duymamalarının nedeni hayatı sorgulamaya başlamalarından kaynaklanmaktadır. Bu süreç içerisinde; aile, okul, din, aşk, cinsellik, ideoloji gibi kavramlar sorgulanabilmektedir.

Aileler Ergenlere Karşı Nasıl Bir Tutum İçinde Olmalıdır?

Ergenlik dönemi, onu yaşayan birey için ne kadar zorlu bir süreç olarak geçiyorsa, aile açısından da o kadar zorlu olarak geçmektedir. Bireyde yaşanan değişimlere ailenin müdahaleleri ölçülü olmalıdır. Çocuğunu destekleyerek, ona özgüven kazandırmaya çalışmak aile için önemli bir adım olacaktır. Ergen bireylerin başka ailelerin çocukları ile kıyaslanarak eleştirilmeleri, onlara fayda sağlamamaktadır. Bu durum onların psikolojisini bozarak, daha derin bir yalnızlık yaşamalarına sebebiyet verebilir.

Bunun yanında aileler sabırlı, dengeli ve kuvvetli olmalıdır. Ergenliğe yeni giren çocukların artık bir bebek olmadığı, ona karşı verilecek desteklerle belirtilmelidir. Verilecek ufak sorumluluklar sonucu ergenlik dönemini yaşanan bireylere güven duygusu aşılanmış olacaktır. Aileler çocuklarıyla iletişim kurmaktan vazgeçmemeli ve onların sorunlarını anlayabildiklerini göstermelidir.