İş, kimine göre hayatımızı sürdürmek ve para kazanmak için katlanılan bir mecburiyet, kimine göre başarılarımız sebebiyle egomuzu besleyen  en önemli içsel doyum kaynağımız kimine göreyse faydalı bir uğraş. Bu kavram, herkese göre farklı anlamlar çağrıştırsa da günümüzün büyük bir kısmını işyerimizde geçirdiğimiz bir gerçek. “Al, kullan, at” mantığı ile tükettiklerimizi karşılamak ve yenilemek için daha çok çalışıyoruz. Tabii bu da iş ortamında insanlar arası ilişkileri  rekabetçi kılıyor. Ofisteki çekişmeler yetmezmiş gibi bizi zora koşan ve sinsi sinsi strese yönelten olgular…